Connect with us

GÖRÜŞ/RÖPORTAJ

Yerel Demokrasi’ye nasıl işlerlik kazandırılabilir?

Published

on

Ergün Özbudun

Yerel Özerkliğin Şekilleri

Dünya uygulamasında yerel özerkliğin çeşitli şekilleri vardır. Bunlar arasında yerel özerkliği azamî ölçüye çıkaran sistemin, federal devlet olduğu söylenebilir. Gerçekten federalizm, anayasal temele dayanan bir yetki bölüşümüdür. Dolayısıyla her federe devletin, federal anayasaya aykırı olmamak şartıyla kendi anayasası, federal kanunlara aykırı olmamak şartıyla kendi kanunları, kendi yasama, yürütme ve yargı organları vardır. Federal kanunların tüm ülkede uygulanmasına karşılık, anayasanın federe devletlere bıraktığı alanlarda her federe devlet kendi kanunî düzenlemelerini serbesçe yapabilir.

Yerel özerkliğin ikinci bir şekli, “bölgesel devlet”tir (regional government). Türkiye’de zaman zaman, anlamı pek açık olmayan “eyalet sistemi” deyimi, bazen federal devleti, bazen bölgesel devleti çağrıştıracak şekilde kullanılmaktadır. Aslında bölgesel devlet, federalizmden çok, üniter devlete yakındır; hatta onun bir alt tipi olarak nitelendirilebilir. Bölgesel devlette yerel birimlerin, merkezî devlet iradesinin oluşumuna “devlet olarak” katılmaları söz konusu değildir. Buna karşılık anayasalarında yetki bölüşümüne yer verilmiş ve önemli bazı yetkiler bölge yönetimlerine tanınmıştır. Bölgelerin kendi karar organları (bir anlamda parlâmentoları) ve kendi yönetim organları vardır. Bölgesel yönetimin Avrupa’daki en tipik örnekleri İspanya ve İtalya’dır. Yüzyıllar boyunca üniter devletin prototipi sayılan Fransa bile, yakın dönemde bölgesel yönetimi benimsemiştir.

Yazının tamamına perspektif online’dan ulaşabilirsiniz.